ŞÜKRÜ ALNIAÇIK VE MHP YÖNETİMİNİN İHANET DERECESİNDEKİ İTİRAFI
“Türk milliyetçiliği; reaksiyoner ve aksiyoner özelliğini kaybettiği için iktidar olamazmış” https://www.ortadogugazetesi.net/haber.php?id=51406
İbretlik bir yazı . Bütün dava arkadaşlarımın dikkatlice okumasını tavsiye ederim.
Şükrü Alnıaçık Türk milliyetçiliğinin artık iktidar olamayacağını dolayısıyla Türkçülük-Turancılık davasının da bittiğini yazdığı köşe yazısıyla ilan ediyor. Bu zat Sayın Bahçeli’nin baş danışmanıdır. Bu yazı sadece yazarı bağlasaydı onun cehaletine bırakır geçerdik. Oysa bu yazı Sayın Bahçeli danışmanlarının ve avukatının MHP’nin iktidar olma gibi bir derdi olmadığını itiraf etmesiyle yeni bir şekil almıştır.
MHP yönetimi Türk milliyetçiliğine ihanet ediyor. Muarızlarımızın yıllarca söylediği MHP komünizm tehlikesinden beslenen bir reaksiyon hareketidir palavrasını maalesef yazar ve MHP yönetimi de kabullenmiş durumdadır. İkinci büyük iddiası da Liberal- kapitalist sistem 24 Ocak kararlarıyla sosyo -ekonomik modelimizi çökerttiği için aksiyoner yönümüzden elimizden alındı demek bu dava başlamadan bitmiştir demektir.
Şu yazı sayın Şükrü Alnıaçık’a aittir.
”Enternasyonal solun silahlı tehditleri ise reaksiyoner bir Ülkücü heyecanı ayakta tutmaya yetiyordu. Bugünkü Ülkücüler, bu heyecanla, Çırpınırdın Karadeniz Türküleri ve Şeyh Şamil şiirleriyle yetiştiler.
Ülkücüler, 24 Ocak 1980 kararlarının 12 Eylül 1980 Darbesiyle tümleşik olarak "Üçüncü Yol"un sosyo-ekonomik aksiyonunu kırmaya yöneldiğini belki de gözden kaçırdılar! 12 Eylül'ün askeri aksiyonu ise Enternasyonal Solun "Sosyalist Devrim" umudunu kırarak Ülkücülerin reaksiyoner heyecanını söndüren fiziki başarılar elde etti. Ülkücüler 90'lara aksiyonu ve reaksiyonu ellerinden alınmış olarak girdiler!”
Aynı yazar devamında Bütün güçlerin MHP üzerinde bir operasyon gerçekleştirmekte olduklarını, iki partili siteme geçişin mücadelesinin verildiğini ifade ederek hem MHP’nin bu halini savunuyor hem de bilmiyor ki ikili sistemde MHP olmayacaktır. Şuan itibariyle böyle devam ederse bir sağdan bir soldan iki partili (AKP VE CHP) bir sistemin olacağını kabullendiğine göre MHP’ye Fatiha okumak için beyler gün sayıyor.
MHP yönetimi ve Bahçeli’nin baş danışmanına göre Ülkücülerin iktidar olma şansları ve imkânları da kalmamıştır. Tek yapılacak şey kaderimize razı olup genel başkanın Salı muhabbetleriyle günümüzü geçirmek. MHP’nin iktidar gayretlerinden çok tek parça olarak kalması çabası daha gerçekçi diyecek kadar ufuksuz bir yaklaşım sergilemektedir. MHP iktidar olmaya kalkarsa bölünür demek biz iktidar olmak istemiyoruz demektir. Sormazlar mı iktidar olmanızı istemeyenler Sayın Bahçeli’ye böyle bir talimat mı verdi?
Bu davayı az çok bilen hangi akıl sahibi bu hezeyanlara inanabilir. Bu mantık; ülkücü harekette ihanettir, davayı bilmemektir, dünyayı okuyamamaktır, Türk milletini arkadan hançerlemektir.
Türk milliyetçiliği hiçbir zaman reaksiyoner hareket olmamıştır Bahçeli dönemi hariç.
Türk milliyetçiliği sosyo- ekonomik programlarından, siyasette, sosyal güvenliğe, eğitimden çevre bilim ve sanata kadar alternatif ve aksiyoner bir dünya görüşü vardır. Bu dünya görüşü İslamcılık ve Osmanlıcık gibi akımları tarihe gömerek Türkiye cumhuriyetini kurdu Bu yetmiyor mu Sayın Alnıaçık. Bu durumu sayın Bahçeli ve ekibinin bilmemesi cehalet, bilip de tersini yapmaya kalkışması ise davaya ihanettir. Lider -doktrin -teşkilat diyenler anlaşılan dokuz ışığı da bilmiyor.
Türk milliyetçiliği Bahçeli’nin o arkaik “hayırlarıyla” ifade edilemeyecek kadar felsefi boyutu olan bir dünya görüşüdür. MHP yönetimi ve Sayın bahçeli Türk milliyetçiliğini temsi etmediğini bu yazı ile itiraf etmiştir.
Değerli dava arkadaşlarım; şuan ki yönetim ve Sayın Bahçeli Türk milliyetçiliği dünya görüşüne inanmamaktadır. Bunu daha ne şekilde ifade edebilirler? Bu açıklamalarıyla MHP zihniyeti Türk milliyetçiliğini temsil etme hakkını da kaybetmiştir.