ÜLKÜCÜ İDEOLOJİ ÜZERİNDE HASBIHAL

16.05.2016 23:59

Yalanlara, yanlışlara, tembelliklere hatta gafletlere mazeret bulmak başka deyişle savunma mekanizmalarına sığınmak tarih boyunca hep olagelmiştir.

Demokrasiyi içselleştirmemiş,özgürlüğü, eleştiriyi kabullenmemiş hiçbir ideoloji ne toplumda karşılık bulur ne de toplum için alternatif olur.Hal böyleyken bazı MHP'nin mevcut yönetim sözcüleri sözüm ona ideoloji adına demokrasiyi, özgürlüğü, eleştiriyi ve iradeyi davadan soyutlayarak Türk milliyetçiliğini ucube bir yapı olarak sunduklarının farkında bile değildirler.

Türk milliyetçiliğinin öznesi Türk milletidir. Türk milletinin iradesini kabullenmeyen onun siyasi yapısı olan parti içi iradeyi rafa kaldıran aç-kapa mantığıyla teşkilatlara çeki düzen veren bir anlayış ne Türk milliyetçiliği olur ne de ülkücü irade olur. Böyle bir anlayış olsa olsa tek kişi yönetiminin keyfi uygulaması ya da başka bir şey olur ama milliyetçilik hiç olmaz. 

Kimse bize bu saatten sonra milliyetçilik dersi vermesin!Muhalifleri ihanetle suçlayıp teşkilatları ziyaret etme ihtiyacı dahi duymayan, masa başında ideallerini ideoloji olarak sunanlar aslında içinde yaşadıkları fanusu millet sanan zavallılardır. 

Ülkücü tabanı maraba gören, ülkücü iradeyi paralel olmakla suçlayan zihniyet ülkücü camianın temsilcisi olma hüviyetini vicdanlarda zaten kaybetmiştir. Biçimsel bir temsilliyet şuan devam etmektedir. O temsilliyet aslında gücünü camiadan değil başka mahfillerden almaktadır. Ülkücüler sivilleşerek kendi tabanları üzerinde yeniden şaha kalkmaktadır. 

Önümüzdeki süreç bu şahlanışın hikayeleriyle şekillenecektir. Bütün kurumlarında istişare, eleştiri, özgürlük kısaca demokrasi kültürü ile bütün kuruluşlara örnek bir MHP karşımıza çıkacaktır. dava sevgisi olacak lider seviciliğe yer olmayacaktır. Geçmiş hikayesi olmayan gelecekle ilgili hayalleri olmayan fedakarlığı azmi ve adanmışlığı anlamayan bu camiada bundan sonra çok zorlanacaktır belki de yer de bulamayacaktır.